Erdoğan, NATO’nun 75. yıl dönümü zirvesi için Washington’a gidecek: Türkiye’nin zirveye bakışı ve çekinceleri neler? – Son dakika dünya haberleri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9-11 Temmuz’da yapılacak NATO zirvesi için bugün Washington’a gidecek. Rusya’nın Ukrayna işgalinin tartışılacağı zirvede Erdoğan’ın İsrail ile Hamas arasındaki savaşı gündeme getirmesi ve müttefiklerinden ateşkes için müdahale etmelerini istemesi bekleniyor.
NATO’nun kuruluşunun 75. yıl dönümünün kutlanacağı zirvede, Rusya’nın Ukrayna saldırısı sonrasında değişen Avrupa güvenlik mimarisine göre ittifakın caydırıcılık ve savunma kapasitesi yeniden şekillendirilecek ve güçlendirilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki zirvede Türkiye’yi büyük bir heyet temsil edecek.
Washington’da 3 gün sürecek zirvenin ilk toplantısı 9 Temmuz’da, 75 yıl önce NATO’nun kuruluşunu belgeleyen Kuzey Atlantik Antlaşması’nın imzalandığı Mellon Oditoryumu’nda yapılacak. Burada ABD Başkanı Joe Biden’ın bir konuşma yapması bekleniyor.
Resmi NATO liderleri zirvesi görüşmeleri 10 Temmuz’da gerçekleşecek. Aynı akşam Biden’ın liderleri Beyaz Saray’da bir akşam yemeğinde ağırlaması bekleniyor.
Zirve, 11 Temmuz’da yapılacak NATO-Ukrayna Konseyi toplantısıyla sona erecek. Zirvede alınan kararlar aynı gün yazılı olarak açıklanmalıdır.
Amerikan basınına göre zirvede ABD Başkanı Biden’ın ikili görüşme yapacağı iki lider, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ve İngiltere’nin yeni Başbakanı Keir Starmer.
Gündemin en önemli maddeleri Ukrayna’ya yardım ve ittifakın güçlendirilmesi
NATO zirvesinin gündemindeki en önemli iki madde, ittifakın caydırıcılık ve savunmasının değişen koşullara göre gözden geçirilmesi ve uygun savunma planlarının ve komuta yapılarının düzenlenmesidir.
NATO, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmeye başladığı Şubat 2022’den sonra düzenlenen Madrid zirvesinde Rusya’yı ve “terörizmi” en önemli iki tehdit olarak nitelendirdi.
Washington zirvesinde İttifak’ın coğrafi olarak tanımlanmış Kuzey, Güney ve Merkez bölgelerine yönelik savunma planları yenilenecek.
İttifakın savunma ve caydırıcılık kabiliyetinin daha detaylı ele alınacağı savunma planları kapsamında, Avrupa Müttefik Yüksek Komutanı (SACEUR) koordinasyonunda müttefiklerin hangi durumda nasıl işbirliği yapacağına ilişkin formüller belirlenecek.
Ayrıca SACEUR’ün müttefiklerden yeni askeri katkı talebinin de bu zirvede karşılanması bekleniyor.
Bu bağlamda özellikle Doğu Avrupa ve Baltık ülkelerinin talepleri ve ittifaka yeni katılan İsveç ve Finlandiya’nın savunma planlarındaki rolü doğrultusunda NATO’nun bölgedeki askeri varlığının artması bekleniyor. kuzeyden. artırılmalıdır.
Türkiye, NATO’nun askeri durumunu yeniden değerlendirdiği ve savunma planlarını yenilediği konusunda iyimser. Ancak Ankara, bu planlamada tamamen kuzeye ağırlık verilmemesi gerektiğini, ittifakın güney ve güneydoğu kanatlarında yapılanmasına eşit ağırlık verilmesi gerektiğini vurguluyor.
Diplomatik kaynaklar, NATO’nun güney kanadındaki en büyük askeri güç olan Türkiye’nin, ittifakın birçok görevine önemli katkılarda bulunduğunu, bu zirveden sonra da aynı tutumun devam edeceğine dikkat çekiyor.
Türkiye Ukrayna’da barışı konuşmak istiyor
NATO zirvesinde alınacak önemli bir karar da Ukrayna’ya yapılacak askeri yardımın daha sistematik ve sürdürülebilir hale getirilmesidir.
Washington zirvesinde NATO’nun Ukrayna’ya yapacağı 40 milyar avroyu aşan müttefik yardımının koordine edilmesi ve mali yardımın uzun vadeli sürdürülebilir bir formata dönüştürülmesi konusunda karar alınması bekleniyor.
Ayrıca zirvede bazı NATO ülkelerinin Ukrayna’nın talep ettiği hava savunma sistemlerine ilişkin taahhütlerini açıklaması bekleniyor.
Zirvede Ukrayna’nın NATO üyeliğine ilişkin somut bir adım atılması beklenmiyor.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline karşı çıktığını ve Ukrayna’nın kendisini işgale karşı savunma hakkına sahip olduğunu vurgulayan Türkiye, Ukrayna’ya yapılan yardımlara destek veriyor. Ankara, bu politika kapsamında Ukrayna’ya silahlı insansız hava araçları (İHA) sattı ve savunma sanayi alanında önemli anlaşmalara imza attı.
Diplomatik kaynaklara göre Türkiye’nin diğer NATO müttefiklerinden en önemli farkı, diğer üyelerin barış gündemini üstlenmemeleridir. Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen Şangay İşbirliği Örgütü zirvesinden dönüşünde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna’daki savaşın kazananının olmayacağı yönündeki görüşünü yineledi ve tarafların bir an önce barış masasına oturması gerektiğini kaydetti.
Erdoğan’ın NATO toplantılarında da benzer bir görüş belirtmesi ve müttefiklere “savaşı teşvik etmek yerine barışa öncelik vermeleri” çağrısında bulunması bekleniyor.
“Ukrayna’daki savaş NATO-Rusya çatışmasına dönüşmemeli”
Türkiye’nin müttefikleriyle yaptığı görüşmelerde vurguladığı bir diğer nokta ise Ukrayna’ya yapılacak askeri desteğin, NATO-Rusya çatışmasına dönüşmeyecek şekilde planlanması gerektiğidir. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın geçtiğimiz günlerde görüştüğü Doğu Avrupa ülkelerinin Dışişleri Bakanlarına da bu görüşünü aktardığını, özellikle Fransa’nın Ukrayna’ya asker göndermesi konusundaki tartışmalar başta olmak üzere gündeme gelen adımların rahatsız edici olduğunu kaydetti. .
Türkiye’nin hassas olduğu bir diğer nokta ise Rusya-Ukrayna savaşının Karadeniz’e etkileridir.
Savaşın hemen ardından Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni uygulamaya koyarak askeri gemilerin bölgeden geçişini yasaklayan Türkiye, Karadeniz’e kıyısı olan NATO üyesi Romanya ve Bulgaristan ile yakın ilişkilerini sürdürerek süreci kontrol altında tutmaya devam ediyor.
“Terörle mücadele Türkiye’nin de gündeminde”
Her NATO toplantısında olduğu gibi Washington zirvesinde de “terörle mücadele” konusu gündemde olacak. Diplomatik kaynaklara göre, zirvede NATO bu konuda yeni bir siyasi çerçeve benimseyecek ve ayrıntılara girmeden genel ilkeleri belirleyecek.
Erdoğan’ın zirvede konuyu gündeme taşıyarak Türkiye’nin rahatsızlığını aktarması ve ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) sağladığı askeri ve siyasi desteğin örneğini vermesi bekleniyor.
Türkiye’nin zirve oturum aralarında gündeme getireceği diğer konular arasında Almanya ve diğer müttefiklerin uyguladığı silah yaptırımları ve NATO-Avrupa Birliği ilişkilerinin düzenlenmesi çağrıları yer alacak.
Erdoğan Gazze’deki durumu görüşecek
Erdoğan’ın Washington’da hem NATO kenarlarında hem de ikili temaslarında gündeme getireceği konular arasında İsrail ile Hamas arasında Ekim 2023’ten bu yana devam eden savaş da yer alacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Batılı liderlere İsrail ile Hamas arasında derhal ateşkes sağlanması ve Filistin sorununun iki devletli çözümün bir parçası olarak ele alınması yönünde çağrıda bulunması bekleniyor.
Erdoğan daha önceki açıklamalarında Batı’nın Ukrayna’ya gösterdiği hassasiyetin aynısını Filistin’e de göstermesi gerektiğini vurgulamış ve Batı dünyasını “İsrail’i teşvik etmekle” suçlamıştı.